YUNUS BANNER2
YUNUS BANNER

RAMAZAN AYININ İLK CUMASINDA CAMİLER CEMAATSİZ KALDI!

314
Koronavirüs salgını nedeniyle alınan tedbirler kapsamında Ramazan ayının ilk Cumasında da Camiler boş kaldı. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın Koronavirüs salgınıyla mücadele kapsamında aldığı karar doğrultusunda Camilerin ibadete kapatılması nedeniyle Ramazan ayının ilk Cuması da cemaatle toplu şekilde kılınamadı.
Düzce Merkez Büyük Camii başta olmak üzere tüm camilerde Cuma ezanı okundu. Ancak vatandaşlar evde kal çağrısına uyarak namazlarını evde kılmaya devam etti.
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş da, Ramazan ayı dolayısıyla bir mesaj yayınlayarak, “Bir musibetle karşı karşıya kaldığımız bugünlerde, Ramazan-ı Şerif’i vesile edinerek içten ve samimi dualarımızla, insanlığın bir an önce bu musibetten kurtulması için yüce Mevla’ya niyazda bulunalım” dedi
Ramazan ayı; barış, kardeşlik ve esenlik rüzgârlarının dalga dalga yayıldığı manevi bir atmosfer ve Yüce Allah’ın bizlere lütfettiği büyük bir nimettir. Zira bu kutlu zaman, yorulan ruhlarımızı teskin etmek, bunalan gönüllerimize inşirah vermek, özümüze ve fıtratımıza yönelerek hayatımızın iman, kulluk ve güzel ahlak ekseninde muhasebesini yapmak için eşsiz bir fırsattır.
İbadetlerimizi güzel ahlakla, ilişkilerimizi samimiyet ve muhabbetle bütünleştiren oruç iklimi; bizi dünya ve ahiret mutluluğuna ulaştıracak bir hayat için yeni bir başlangıç yapmak adına önemli bir vesiledir.
Diğer yandan, büyük bir heyecanla kavuşmayı beklediğimiz on bir ayın sultanını karşıladığımız bugünlerde Müslümanlar olarak mahzun ve kederliyiz. Maalesef koronavirüs salgını sebebiyle bu kutlu misafiri bu yıl sadece evlerimizde ağırlayacağız. Sahurun bereketini, iftarın sevincini, teravihin coşkusunu, mukabelenin huzurunu ve Ramazan’ı anlamlı ve unutulmaz kılan birçok eşsiz güzelliği bu yıl evlerimizi ibadet ve dua mekanı olarak hissedip yaşayacağız. Bu noktada ifade etmeliyim ki, bizler elbette Rabbimizin İnşirâh Sûresi’nde vadettiği her zorluğun ardından mutlaka kolaylığın geleceğine dair ilahi müjdesine yürekten inanıyoruz. Bir mümine yaraşan şuur, vakar ve asaletle, yaşadığımız bu zorlukların geçici dünya hayatının bir imtihanı olduğunu biliyoruz.
Bu sebeple, yaşadığımız hassas süreçle ilgili üzerimize düşen sorumluluğun icabını harfiyen yerine getirip gerekli tüm tedbirleri alacağız. Böylesi zor zamanlarda sabır, irade ve azimle gerekli tedbirleri aldıktan sonra tevekkül değerine sarılıp ilahi iradeye teslim olacağız. Müminin en güçlü dayanağı, en büyük korunağı ve en etkili devası olan dua ile Rabbimize iltica edeceğiz. Karamsarlık, korku ve endişeye kapılmadan, umudumuzu ve direncimizi kaybetmeden, umut ve ufuk merkezi Kur’an-ı Kerim’i ve insanlığa her daim ümit aşılayan sevgili Peygamberimiz (s.a.s.)’i rehber edinerek bu zorlu günleri inşallah geride bırakacağız.dedi.
Bunları da beğenebilirsin
Yorumlar